Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankasının Bahar Toplantıları ile çeşitli etkinliklere katılmak üzere yaptığı ABD ziyaretindeki temaslarını AA muhabirine kıymetlendirdi.
Toplantıların çok verimli geçtiğini tabir eden Şimşek, Dünya Bankası, Asya Altyapı Yatırım Bankası, Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası, Avrupa Yatırım Bankası üzere birçok milletlerarası kuruluşla görüşmek için fırsat bulduklarını söyledi.
Şimşek, IMF ve Dünya Bankası toplantıları ile G20 toplantılarına da katıldıklarını belirterek, büyük kümelerle 20’den fazla yatırımcı toplantısı yaptıklarını ve yüzlerce yatırımcıyla bir ortaya geldiklerini anlattı.
“Yatırımcılara Orta Vadeli Program’ın (OVP) uygulamasını, elde edilen kazanımları ve bundan sonraki gidişatı hakkında kapsamlı sunumlar yaptık” diyen Şimşek, şöyle devam etti:
“Türkiye’ye ilgi çok büyük. Sabah 7’den akşam 11-12’lere kadar toplantılara katıldığımız günler oldu. Cuma günü Washington’da 18 program yaptık. Münasebetiyle Türkiye’ye çok güçlü bir ilgi var. Zira öyküsü olan ve kredibilitesi olan ender ülke programlarından bir tanesiyiz. Türkiye’nin öyküsü esasen güçlü, büyük, gelişen bir iktisat. Dezenflasyonla, yapısal ıslahatlarla, mali disiplinle makroekonomik temelleri güçlendiriyoruz ve bu çok ilgi çekiyor. Onun için yatırımcı ilgisi tek sözle harikaydı.”
“Programa yönelik soru işaretleri ortadan kalktı”
Mehmet Şimşek, geçen yıl New York’ta düzenlenen yatırımcı konferansında, programın uygulanmasına yönelik kuşkular olduğunu anımsatarak, bu kapsamdaki soru işaretlerinin bittiğini lisana getirdi.
Siyasi manada bu programa takviye olup olmadığına yönelik soruların da bittiğini söyleyen Şimşek, “Belli ki programa olan itimat de pekişti. Çok net bir biçimde bildirimiz şu; maliye siyasetini güçlendireceğiz, dezenflasyona takviye vereceğiz, harcamaları gözden geçiriyoruz. Bu gözden geçirme bitince harcamalardan hangilerini kısacağız hangilerini donduracağız, nerelerde kesintilere gideceğiz, onlara bakacağız” sözünü kullandı.
Bakan Şimşek, kayıt dışılıkla gayretin de kendileri için en değerli mevzu olduğunu belirterek, o bahiste da atılan kıymetli adımlara devam edeceklerini söyledi.
Şimşek, şöyle konuştu:
“Yani kayıt dışı faaliyetlerden, vergi ödemeyenlerden nasıl vergi toplarız yaklaşımıyla bir çerçeve çizeceğiz. Maliye siyasetinin iktisat programına, dezenflasyona dayanağı güçlenecek. Aslında para siyasetinde Merkez Banka’mız çok yeterli bir iş yapıyor. Cari açık öngördüğümüzden daha süratli daralıyor. Bu bize rezerv birikimine imkan sağlayacak.”
“Yaz aylarında enflasyonun kalıcı bir biçimde düşüş trendine girdiğini göreceğiz”
Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, bankaların ve gerçek kesimin de global finans sistemine erişiminin arttığına işaret ederek, dalın geçen yıla kıyasla daha düşük faizler ve daha uzun vadede, daha fazla kaynak bulabildiğini anlattı.
Bu üzere gelişmelerin de programa olan inancın arttığını gösterdiğine dikkati çeken Şimşek, gelecek 12 ay için enflasyon beklentilerinin de yüzde 35’e düştüğünü anımsattı.
Şimşek, iktisatta tekrar dengelenmenin de güçlü bir halde devam ettiğini belirterek, “Net ihracatın katkısı büyük ihtimalle birinci çeyrekte artıya döndü. İç talepte natürel ki önümüzdeki devirde bir ölçü yumuşama olacak. Bu yine dengeleme beraberinde cari açıkta, enflasyonda kalıcı düşüşü getirecek. Yaz aylarında yalnızca baz tesirinden ötürü değil, attığımız maliye ve para siyasetindeki adımlarla enflasyonun nasıl kalıcı bir halde düşüş trendine girdiğini daima birlikte göreceğiz” dedi.
“Ülkenin bu program etrafında kenetlenmesine gereksinim var”
ABD’deki açıklaması üzerinden gündeme getirilen tezlere da cevap veren Şimşek, “yerel yatırımcılar” manasında bir tabir kullandıklarına dikkati çekti.
Şimşek, memleketler arası bir finans platformunda programa olan ilgiden bahsettiklerini, münasebetiyle lokal sözünün vatandaşlara yönelik olmadığını kaydetti.
Kelimenin finans jargonunda da ağır olarak kullanıldığına işaret eden Şimşek, “Raporlarda, konuşmalarda, bunun hiçbir formda toplumsal medyada yahut şu anda muhalefetin lisana getirdiği manada karşılığı yok. Türkiye’de uzun müddet bakanlık yaptım. Milletimiz benim duruşumu bilir. Biz vatandaşımıza ve milletimize hizmetkarız. Bizim asla diğerlerinin tez ettiği üzere durumumuz kelam konusu olmaz” dedi.
Şimşek, ülkenin bu program etrafında kenetlenmesine muhtaçlık olduğunu belirterek kelamlarını şöyle tamamladı:
“Program sayesinde biz Türkiye’nin ekonomik geleceğini güçlü bir biçimde tekrar inşa edeceğiz. Büyüme potansiyelini arttıracağız. Makroekonomik meselelerimizi kökten çözeceğiz. Enflasyonu tek haneye düşüreceğiz. Bütçe disiplinini sağlayacağız. Türkiye’nin cari açıklarını kalıcı bir halde aşağı çekeceğiz ve bunun sayesinde Türkiye’nin dış kırılganlıkları, dış şoklara karşı dayanıklılığını artıracağız. Bütün bunlar milletimizin, vatandaşımızın refahı için, Türkiye’mizin sürdürülebilir yüksek büyümeyi sağlaması içindir. Memleketler arası bir finans platformunda manası çok net olan kelimeyi kullanmamın istismar edilmesi hakikaten bizi çok şaşırttı. Aşikâr ki makûs niyetli çevreler var. Onun için biz programımıza odaklanacağız. Programımızı uygulayacağız, başaracağız inşallah. Bunun sayesinde milletimizin refahı artacak. Türkiye daha rekabetçi, daha güçlü olacak.”
